Ruhsal Engelli Bireyler için Sosyal İçerme Projesi:
Belgesel Gösterimi
21 Şubat 2025 - Ankara
Avrupa Birliği ve Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) tarafından ortaklaşa finanse edilen Ruhsal Engelli Bireyler için Sosyal İçerme Projesi, Anadolu Medeniyetleri Müzesi'nde bir belgesel gösterimi düzenledi. Etkinlik, Aile ve Sosyal Hizmetler, Sağlık ve Kültür ve Turizm Bakanlıkları temsilcilerini, sağlık profesyonellerini, akademisyenleri ve öğrencileri bir araya getirerek, toplumsal içermenin önemine ve ruh sağlığı sorunlarına dikkat çekmeyi amaçladı.
Açılış konuşmasında, Dr Tasnim Atatrah, DSÖ’nün, insan onurunu koruyan, eşitliği teşvik eden ve ruhsal sağlık sorunları yaşayan bireylerin bağımsız yaşamlarını sürdürebilmelerini sağlayan kapsayıcı ruh sağlığı politikalarını ve sürdürülebilir çözümleri geliştirmeye kararlı olduğunu bir kez daha ifade etti.
Avrupa Birliği Türkiye Delegasyonu’ndan Figen Tunçkanat ise, kronik ruh sağlığı durumlarının AB için önemli bir halk sağlığı sorunu olduğuna dikkat çekti. Avrupa Komisyonu’nun birey odaklı, toplum temelli yaklaşımının, Türkiye’nin ruhsal engelli bireyleri destekleme çabalarıyla uyumlu olduğunu vurguladı.
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı Engelli ve Yaşlı Hizmetleri Genel Müdürü Dr Yasin Akar, toplumsal ilerlemenin özünün bugün insan onuru ve toplumsal katılıma verilen değerle tanımlandığını belirtti. Ulusal ve uluslararası işbirliğiyle, ruhsal engelli bireylerin haklarına erişebilmelerini ve toplumda ayrımcılık olmaksızın tam katılım sağlamalarını hedeflediklerini ifade etti.
Gösterimde, ruhsal sağlık sorunları yaşayan bireylerin karşılaştığı zorlukları, gösterdikleri çabaları ve kişisel hikayelerini anlatan üç belgesel yer aldı. Paneller, destek sağlamak ve sosyal katılımı teşvik etmek için çalışanların özveri ve çabalarını vurgularken, aynı zamanda zihinsel engelli bireylerin hakları, potansiyelleri ve bağımsız yaşamları konusundaki çabalarına da dikkat çekti.
"Değişim Mümkün" belgeseli, ilk kez gösterime sunularak, katılımın dönüştürücü gücünü ve engelli bireylerin doğru destek ve fırsatlar sağlandığında bağımsız ve doyurucu bir yaşam sürme potansiyelini vurguladı.
